Atatürk'ün Adana Ziyaretleri

Başlatan Tekyürek, 25 Ekim 2014, 17:41:29

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.













Kurtuluş Savaşı Fikri Adana’da Doğdu...


 



Atatürk Adana'ya 8 ziyaret gerçekleştirmiştir.







31 Ekim 1918 / Adana’ya İlk Ziyareti





Osmanlı İmparatorluğu, gereksiz  olarak girdiği harpten yenik çıkınca, ağır bir antlaşma imzalamak  zorunda kalmıştı. Mütareke'nin imzalandığı 30 Ekim 1918 günü, Yıldırım  Orduları Grup Kumandanlığına tayin olunan Mustafa Kemal Paşa 31 Ekim  1918 günü, Adana'ya gelmiştir. Tayin edildiği yeni görevi, Alman kökenli  (General) Liman Von Sanders Paşa'dan devralmıştı. Mustafa Kemal,  Çanakkale Savaşları sırasında, Alman Generalinin emri altında görev  yapmış, aralarında, bazı görüş ayrılıkları yüzünden, tartışmalar  geçmişti. Liman Von Sandres Paşa görevini, Mustafa Kemal Paşa'ya,  Adana'da, şu konuşma ile devretmiştir;



"Ekselans;  siz savaş cephelerinde, Arıburnu'nda ve Anafartalar’da çok yakından  tanıdığım kumandansınız. Aramızda gerçi bazı olaylar geçti; fakat  bunlar, nihayet bizi birbirimize daha yakın tanıtmış olmuşlardır.  Dostluğumuzun yürekten olduğunu sanıyorum. Bugün Türkiye'yi terke mecbur  edilirken, emrim altındaki orduları, Türkiye'ye ilk geldiğim zamandan  beri takdirkarı bulunduğum bir kumandana teslim ediyorum. Bu büyük  felaket içinde, üzüntü duymamak mümkün değil. Ancak ben, kumandayı size  bırakmakla teselli buluyorum. Bu dakikadan itibaren emir sizindir. Ben,  sizin misafirinizim,"



Mustafa Kemal Paşa'nın 31 Ekim 1918 günü, Adana'da devralmış olduğu  Yıldırım Orduları Grup Kumandanlığının ömrü, 10 Kasım 1918 gününe kadar,  11 gün sürmüştür. Bu kısa dönem, Mustafa Kemal Paşa ile Harbiye Nazın,  Erkânı Harbiye Reisliği (Genel Kurmay Başkanı) ve Sadrazam arasında,  şifreli telgraf düellosuyla geçmiştir.



Galip devletlerle antlaşma imzalanmıştı ama kapsadığı koşullar hem çok  ağır hem kapanık görünümdeydi. Türkiye'yi parçalamak isteyen düşmanlar,  açıklık bulunmayan mütareke hükümlerinden diledikleri gibi yararlanmak  için uğraşmışlardır. Mustafa Kemal, ileriye dönük sezilerini, yıldırım  şifre tellerle, Bab-ı Ali'ye bildirmiştir. Yoğun telgraf trafiğinin  akışı şöyle gelişmiştir;



Önce Mustafa Kemal Paşa, 3 Kasım 1918 günü 580/20 Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap (Gayet Mahrem)  işaretli şifre telle, görüşlerini 2. ve 7. Ordulara, Adana Hat  Komutanlığı Müfettişliğine ve Valiliğe bildirmiştir. Kapsam bakımından  Mustafa Kemal'in telgraf özeti şu şekildeydi;



"...Galip  devletler tarafından uygulanmak istenen koşullar, müzakerelere memur  edilecek kumandanlarımızın üstün azimleri ve güçlü davranışları  nisbetinde hafifletilmiş olacaktır. Eğer bu görüşmeler iyi yürütülmezse  bizim için koşullar daha da agırlaşabilir, hatta içinden çıkılmaz bir  hal alır. Şimdiden bu açıdan hazırlıklı bulunmak gerekir. Bu amaçla:



  Lazkiye'nin kuzeyinden Hanşeyhun güneyine geçen ve doğuya uzanan hattın, Suriye sınırını teşkil etmesi,
İskenderun ile Antakya,  Cebelsem'in ve Kilis yöresinin Türklerle dolu bulunması, Halep  ahalisinin de dörtte üçünün -Arapça konuşan- Türkler olması nedeniyle,  görüşmelerde bu gerçeğin esas alınması,
Mütareke koşullarında  yeterince açıklık bulunmadığından, daha geniş bilgiler gelinceye kadar,  karaya düşman kuvveti çıkartılmaması,
Toroslardaki tünellerin  galip devletlerin elinde tutulması öngörülüyorsa da, bizim  askerlerimizin de, muhafaza için, buralarda kalmasının sağlanması,
Gerekirse galip devletler  temsilcileriyle XV. Kolordu Kumandanı Ali Rıza Paşa, XII. Kolordu  Kumandanı Fahrettin (Altay) Bey, Grup Sıhhiye Müfettişi Dr. İbrahim Tali  (Öngören) Bey ile Vilayet Yabancı İşler Müdürü'nden oluşturulacak bir  müzakere heyetinin 5 Kasım 1918 günü Adana'da hazır bulundurulması,
H. Ordunun, grup  bölgesindeki kıyılarda bulunan torpilleri temizlemek için bir deniz  birliği hazırlanması, ancak emir almadıkça torpilleri taramaması,
İlga edilen karargahların,  ilerideki görevleri önemli bir şekle dönüşebileceğinden, Almanlar'ın  teslim edecekleri eşyaları toplayacak olan heyetlerin kalıcı bir  nitelikte güçlendirilmesi."


Mustafa Kemal'in karargahı Hacı Seyit Ağa'nın bağındaydı. 4 Kasım 1918 günü, şehir içinde de bir (Menzil Müfettişliği) kurdu.



5 ve 6 Kasım günlerinde, Mustafa Kemal kendilerine bağlı birliklerin  kumandanlarına, İstanbul’da Sadrazam ve aynı zamanda Harbiye Nazın olan  Ahmet izzet Paşa'ya yıldırım telgrafları gönderdi.



Bu telgraflarında, Mustafa Kemal, İngilizlerin İskenderun’a asker  çıkararak işgal etmelerine karşın bunlara ateşle karşılık verileceğini,  hatta 7. Orduyu harekete geçirecek yollarını kesmek suretiyle, bunları  harp esiri sayacağını belirtmiştir. Sadrazamın, böyle bir harekete kesin  olarak teşebbüs edilmemesini bildiren telgrafı üzerine, Mustafa Kemal  kararını vermiştir. 6 Kasım 1918 günü şifre telle yerine tayin edilecek  bir kumandanı beklediğini açıklamıştır.









 

O günlerde Harbiye Nazırlığı ile Sadrazamlığı birlikte yürüten Ahmet  İzzet Paşa, Mustafa Kemal Paşa'ya Padişahın emrini bildirmiştir. Ahmet  İzzet Paşa'nın telgrafına göre, Irade-i Seniyye (Padişahın Emri) ile,  Yıldırım Orduları grubu ve 7. Ordu Karargahı dağıtılmış, Mustafa Kemal  Paşa da Harbiye Nezareti emrine verilmişti.



Mustafa Kemal Paşa görevini Adana'daki 2. Ordu Kumandanı Nihat (Anılmış)  Paşa'ya devrederek durumu, 10 Kasım 1918 günlü 629 sayılı telgrafla,  birliklerine bildirmiştir. Aynı konuda, Harbiye Nazırına da 630 sayılı  şifre telini göndermiştir.



Mustafa Kemal, 10/11 Kasım gecesi Adana'dan ayrılırken askeri birliklere gönderdiği veda yazısı iki cümleden oluşmaktaydı:

“Tebliğ  olunan iradei seniyye (padişah emri) üzerine bu gece (10/11-11-1918)  hareket edeceğim. Bütün silah arkadaşlarıma veda ederim."



M. Kemal



Yıldırım Orduları Grup Kumandanı Mustafa Kemal Paşa, İskenderun Limanı  önlerinde, İngilizlerin karaya çıkma teşebbüslerini haber almıştır. Aynı  gün İstanbul’a Başkumandanlık Erkanı Harbiye Riyaseti’ne Adana'dan 568  ve 435 sayılı şifre telgraflarını göndermiştir.



4.11.1918 günü Başkumandanlığa gönderdiği yıldırım telgrafında da,  mütareke hükümlerinin bazı maddeleri hakkında "Adana Postanesinde"  makine başında, cevap beklediğini bildirdi.



Mustafa Kemal'in vatanı ve ulusu düşmanlardan kurtarmak için kafasında  oluşturduğu düşüncelere temel olan olayların öyküsü budur. Büyük  Zafer'den sonra Adana'ya ilk geldiği gün (“Bende bu vakayün ilk hissi teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana'da doğmuştur.”)  sözü, yukarıda belirttiğimiz olaylardan kaynaklanmıştır. Bu tarihi söz,  Adana'da yapılan Atatürk abidesinin mermerine yazılmak suretiyle,  tarihe mal edilmiştir.





Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş YapLinklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap



 

  15 Mart 1923 / Kurtuluş Savaşı’ndan Sonra İlk Ziyaret...









 

Atatürk'ün treni, 15 Mart 1923 sabahı, Yenice İstasyonu’nda durmuş ve  Atatürk'ü burada Adana, Tarsus, Mersin'den gelen görevlilerle  temsilciler karşılamıştı.



O günlerde Adana Valisi Refet (Sonradan Bursa Milletvekili olan Refet  Canıtez), Belediye Başkanı Ali Münif (Yeğenağa), Tümen Kumandanı Kenan  (Paşa) Beylerdi.



Atatürk'ün bu seyahati sırasında, eşi Latife Hanım'dan başka, yanında  gazeteci olarak İsmail Habib (ünlü edebiyat tarihçimiz İsmail Habib  Sevük), Adana Milletvekili Zamir (Damar Arıkoğlu), Gaziantep  Milletvekili Kılıç Ali, Eskişehir Milletvekili Hüsrev Sami, Konya  Milletvekili Refik (Koraltan), Siirt Milletvekili Mahmut (Soydan), Şair,  Mehmet Emin (Yurdakul), Başyaver Salih (Bozok), Muhafız Birliği  Kumandanı ismail Hakkı (Tekçe), sivil yaver Recep Zühtü ve özel doktoru  Asım Beyler bulunmaktaydı.



Atatürk, Çukurova'nın düşmandan kurtuluşundan sonra, Adana'ya ilk defa  gelmekteydi. Kurtarılan ülke ile kurtaran bir araya gelmişti. İstasyonda  onu karşılayanlar arasında Çukurova'yı haksız işgal etmenin utancı  yüzlerinden sezilen yurdu sahiplerine terk edip giden Fransızların,  Adana'daki temsilcileri dikkati çekmekteydi. Bu eşsiz kahramanın önünde,  onlar da büyük bir saygıyla eğilmişlerdir.









 

Atatürk'ü mutlaka görmek arzusunda olan çocukların çoğu, küme küme  konmuş kuşlar gibi, ağaçların üzerindeydi. Atatürk sevgi ve sevinç  dağıtan bakışlarla bu insan selinin ortasından geçti. Yaşa, varol  sesleriyle dökülen gözyaşları dinmiyor, ayaklarına kapanmak isteyenler  bitmiyordu. Evlatlarım, kocalarını vatan uğrunda şehit veren kadınlar  bugünü görmenin tesellisi ile diriliklerini muhafaza ediyorlar ve onu  görmekten övünç duyuyorlardı. Atatürk, karşılayanlara mutluluk verirken,  yağan yağmurlar da Çukurova'ya bereket dağıtıyordu. Kesilen kurbanların  sayısı belli değildi. Belki de o güne kadar Adana'da Kurban  Bayramlarında bile böylesine bol kurban görülmemişti.



O gün Seyhan Nehri, bir başka akıyordu. O gün Adana'nın seması avuçları  şişiren alkışların sesleriyle dolmuştu. O gün Adana bambaşka bir  görünümdeydi. Atatürk'ü izleyen halk istasyondan Hükümet Konağı'na kadar  onu otomobil içinde doya doya seyretmişti. Mustafa Kemal Latife  Hanım'la yeni evlenmişti. Adana Seyahatleri, bir Balayı niteliği  taşımaktaydı.        

 



Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş YapLinklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap



 

  13 Ocak 1925







 

Adana Belediyesi, 5 Ocak günü yapılacak Kurtuluş Bayramı törenine,  Atatürk'ü davet etmişti. O gün Atatürk'e Adana Belediyesi'nin  hemşehrilik belgesi verilecekti. Bu davetten çok duygulanan Atatürk,  bazı önemli devlet işleri dolayısıyla, gününde gelemedi. Adana  ziyaretini bir hafta sonra gerçekleştirdi. Ama, Adana Belediyesi 5 Ocak  1925 günü, Ali Münif Yeğenaga'nın başkanlığında, Atatürk'e verilecek  hemşehrilik mazbatasını törenle hazırlamıştı. Bu sebeple, Atatürk, 13  Ocak günü Adana'ya, öz hemşehrisi olarak gelmiştir.



Bu seyahatte beraberinde yine eşi Lâtife Hanım, General Fahrettin  {Altay), Bayındırlık Bakanı ve Diyarbakır Milletvekili Fevzi  (Pirinççioğlu) Bey bulunmaktaydı.



İstasyonda görkemli bir karşılama yapılmıştı. Köprübaşındaki Belediye  Binası'na götürülen Atatürk, Başkan Ali Münif Yeğenaga'nın odasında kısa  bir dinlenmeden sonra, Vilayete gitmiştir. Vali Hilmi (Uran) Bey'den  bilgiler almıştır. Oradan Türkocağı'na, daha sonra da Halk Partisi  Merkezi'ne uğramıştır. Aynı akşam, dönüşünde tekrar uğrama vaadi ile  özel trenle Dörtyol'a hareket etmiştir. Geceyi Misis istasyonunda,  vagonlarında geçirmiştir.



Atatürk, Dörtyol’dan 17 Ocak 1925 günü Adana'ya dönmüş ve burada, ilk  seyahatinde kaldığı, Suphi Paşa'nın konağına konuk edilmiştir.





Atatürk cirit oyununu seyrederken







 Atatürk'ün bu gelişinde, üç gün süren incelemelerinin ağırlığını eğitim ve tarım konuları kapsamaktaydı.

Adana'da ilk ziyaretini Orduevi'ne  yapan Atatürk, buradaki küçük kitaplıkla ilgilenmiştir. Atatürk ikinci  defa Adana'ya 17 Ocak 1925 günü gelmiştir. 18 Ocak 1925 günü Ziraat  Sergisi'ni ziyaret etmiştir. Tarım aletleri hakkında, İsmail Sefa  (Özler) tarafından kendisine bilgiler verilmiştir.  

Kış mevsimi olmasına rağmen, o  günlerde hava pırıl pırıldı. Öğleden sonra, Türklerin geleneksel Milli  Oyunlarından olan (Cirit Oyunu) seyredilmiştir. Cirit alanında halk,  Atatürk'ün çevresini sarmışlar ve alkışlamışlardır.



 Atatürk, güney seyahatlerinin çoğunda, geceyi Misis istasyonunda  geçirirdi. Bunun sebebini kesin olarak bilinmemektedir. Seyahatlerin  çoğuna katılmış bulunan Ali Kılıç Bey'in bu konu hakkında ki yorumu “Misis'e  gelince, buranın eski ve yeni tarihi bir şehir olduğundan söz ederdi.  Yıldırım Orduları Grup Kumandanı iken de bir gün burada kaldığını  söylemişti“ olmuştur.

Linkback: Atatürk'ün Adana Ziyaretleri
  • Gösterim 1,872 
  • Herşey Genel Paylaşım
  • 0 Yanıtlar


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious

Benzer Konular (5)

Yanıtlar: 0
Gösterim: 2338

Yanıtlar: 0
Gösterim: 1732

Yanıtlar: 0
Gösterim: 1675

Yanıtlar: 0
Gösterim: 3916


İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz