Bütün Fikrin Gerekliliği

Başlatan Tekyürek, 25 Ekim 2014, 00:22:42

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

"Mücerret fikir istidadı tamam!"

                                       1979

                                     Necip Fazıl Kısakürek



BİRKAÇ SÖZ






“Her ilim bir marifettir, her marifet de bir ilim!”... Büyük İslâm velisi böyle buyuruyor!..

•

Mücerret mânâda “ilim”, “bilme” demektir... “Bilme”nin hakikati de, feraset ve anlayış, basiret ve kavrayışta...  Bunun uç noktasında da, şiir idrakı var... Ve insanın bilgilenme  süreciyle eşdeğer olan hürriyetin sonsuzluğunca sonsuz hayret!..

•

İnsan idrakının hedeflediği veya idraka kendini empoze eden her  meselenin malzemesi, neticede idrak keyfiyetinin topladığıdır; ve maruf  mânâsıyla ilim de, bu malzemenin sistematize edilmiş şeklidir...  Umumiyetle bilinmeyen husus ise, ilmin gayesinin o mevzuda idrakı  geliştirmek için olduğu!..

•

Bir ilimde sadece malûmattar olmakla kalınan nokta, Abdülhakîm Arvasî Hazretlerinin “ilim insanın cehlini alır, ahmaklığını almaz!” buyurduğu hikmetin içine girer; ve faydasız ilimden Allah’a sığınmak şuuru, imân ölçüsüdür!..

•

“Kuyruğu etrafında dönen kedi hayrette; Âlim ki, hayreti yok, ne boş gayrette!”... Üstadım’ın, ilmi nisbetinde ahmak yaradılışlara her dem hatırlatılması gereken “Hayret” isimli “Noktalama”sı!..

•

Gerçek oluş ve sahici buluş ifade etmek gereken her mevzuda ilk önce  idrak ettirilmesi şart ölçülendirmelerden biri de, İmam-ı Gazalî  Hazretlerinin: “Fıkıh için ne kdar hadis bilmeli?” sualine, “bilmeyi bilecek kadar!” cevabını veriyor... Bu ölçülendirmeyi, bütün mevzulara tatbik ediniz!..

•

En nihayet, kitaplık çapta ele alınabilecek olan bu hususu, Hazret-i  Ebubekir’in sonsuz oluşu remzedercesine belirttiği bir hikmetle  noktalayalım:

-“İdrakı idrak etmek, bir ilimdir!”

•

Belli başlı ipuçlarını verdiğimize göre, “idraki idrak”ın hakikati ile mücerret mânâda “İslâma muhatab anlayışâ€ davasının birbirinin aynı olduğunu  bildirelim... Daha “ilim nedir?” suâlinin bile cevabını düşünmemişken;  kabuk ve ezbere bilgiyle “ilim” kavramının itibar kalkanı arkasından bu  meseleye yan bakanlar, meselenin hasrına aldığı mevzularla  billûrlaşmasına nazaran bunun da bir ilim olduğunu anlasınlar... Ve  bizim, zamanın ihtiyaçlarına nisbetle bu davanın kurucusu olduğumuzu!..

•

“İslâma muhatap anlayışâ€ davasının saf fikir ve tecrit buudunu,  derinliğine ve genişliğine doğru meseleler içinde ilk defa misâllendiren  ben, yetişmelerinde büyük pay sahibi olduğum ham yobaz ve kaba softa  tipinden ayrı ve “ilk” mânâsının verimi hâlinde benzersiz yeni idrak  nesline, bu eserin mânâsını hikâye etmek borcundayım!..

•

İster mümin olsun, ister kâfir; el atılan her meselede, kesiksiz bir  tecrit tavrıyla yürüyen her fetih ehli, büyüdükçe kendini yiyen ve ruhun  önünde dize gelen aklın son takatiyle haykıracaktır: “Mutlak Fikir gerekli!”...  Bu vasıflandırmanın karşılığı olan imân, fikir ve sistem mihrakının ne  olduğu, ona nasıl yanaşılacağının usul ve adabı meselesi, sonrak iş!..

•

20 yaş ötesinde için için olgunlaşan ve günün ihtiyaçlarına nisbetle  Gölge I. dönemin sesini temellendirmeye yönelerek, 1978’de Gölge II.  dönemin mânâsını ifade eden bu bahis, Akıncı Güç patlamasının başında,  1979’da bir kitapçık çapında basıldı ve Büyük Doğu Mimarı’nın tetkikine  sunuldu... Ve “dünya çapında fikir” çapının kurbağa çapına nazaran henüz  â€œlarva” safhasını temsil etmesine rağmen, Büyük Doğu Mimarı’nın şu  hükmüne muhatap oldu:

-“Mücerret fikir istidadı tam!”

•

“Bütün dehâlar gençliklerinde  parladılar ve bütün davalar gençler elinde yürüdü!..” Demek ki, ezbere  bilgi ile fikrini hüviyetinin makyaj malzemesi gibi yanında gezdiren ve  malik olmadıkları mânânın sahibi görünmeye bayılan soytarılarla gerçek  bir fikir adamı arasındaki fark, en küçük çaplarda bile belli oluyor!..

•

Mutlak fikrin gerekliliği; “bütün fikrin gerekliliği”... Fikir, usul ve  metod cihetiyle, el atılan her meselede onun özelliğine nazaran görünen  â€œbütün fikrin gerekliliği” davası, bütün İbda külliyatına şamil  mânâsıyla ve İslâm’ın vasıflandırılışını göstermesine nazaran,  özelleştirilmiş ve tekele alınmış bir oluş prensibi ve esasına  yükselmiştir: Bütün Fikrin Gerekliliği!..

•

Dikkat: “Bütün Fikrin  Gerekliliği”, insan ve toplum meselelerine İslâm’ı tatbik edebilmenin,  yani “İslâma muhatab anlayışâ€ın tüttürülmesi söz konusu olan her yerde,  temel bir oluş prensibi ve temel bir esastır!..

•

İlk baskısı 4 ayda tükenmişken, ardından gelen eserlerde ışığı artarak  kemâl hâline eren bu eserin keyfiyeti, işte bu yüzden, şu kadar sene  gecikmiş olarak 2. baskıya giriyor... Şu farkla: Günün ihtiyaçlarına  nisbetle ve aksiyonu temellendirme ve yönlendirme niyetine göre  â€œİktidar- Siyaset- Eylem” mevzuunun ağırlığı içinde ele alınan ilk  baskının durumuna pek ellemeyerek, 2. baskıda onu “Birinci Kısım” diye  vermekte, “İkinci Kısım”da ise işin derinlik buuduna ait mücerret  meseleleri ve İbda’nın diğer eserlerinde işlenen mevzularla bağlantı  noktalarını göstermekteyiz!..


Linkback: Bütün Fikrin Gerekliliği
  • Gösterim 1,860 
  • Haber Köşesi (Herşey)
  • 0 Yanıtlar


Linklerin Görülmesine İzin Verilmiyor Üye ol Veya Giriş Yap


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious

Benzer Konular (1)


İçerik sağlayıcı paylaşım sitesi olarak hizmet veren Replikacep.com sitemizde 5651 sayılı kanunun 8. maddesine ve T.C.Knın 125. maddesine göre tüm üyelerimiz yaptıkları paylaşımlardan kendileri sorumludur.Replikacep.com hakkında yapılacak tüm hukuksal şikayetleri İletişim sayfamızdan bize bildirdikten en geç 3 (üç) iş günü içerisinde ilgili kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde tarafımızca incelenerek gereken işlemler yapılacak ve site yöneticilerimiz tarafından bilgi verilecektir.
Footer menü
Hakkımızda
Bize Ulaşın
Biz Kimiz
Hizmetlerimiz